Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Güncel Tartışma Konuları
09.12.2015- 14:50

böyle dedi dün figen yüksekdağ. elinde başka bir yere ait fake fotoğraflarla tarihî bir caminin yakılmasıyla ilgili iddiasını dillendirirken. iddiası; o camiye, devlete ait helikopterlerin bomba atıp yaktığı idi. ama fotoğraf başka bir yere aitti. helikopterlerle cami bombalaması söz konusu değildi. figen yüksekdağ, tıpkı diğer eşbaşkan demiratş gibi, manüplatif haber vermekteki maharetinde şaşırtmadı.

http://gununyalanlari.com/yalan/242-figen-yuksekdagin-surdaki-kursunlu-camii-havadan-helikopterlerle-bombalandi-yalani

bu nedenle değil, o sırada kullandığı bir cümle yüzünden buraya taşıdım. yüksekdağ dedi ki, "ydgh'nin elinde helikopter veya uçak olmadığına göre bu camiyi kim bombalamış olabilir? türkiye..."

onun bu sözü bana, benim kullandığım argümanı hatırlattı. ben de suriye'deki yakılıp yıkılmış şehirleri kimin o hâle getirdiğini bu forumda ve başka forumlarda esadseverlerle tartışırken, onların bunu muhaliflerin yapmış olabileceği itirazına karşı, hatırlarsınız, aynı argümanı kullanıyordum. muhaliflerin uçağı, helikopteri olmadığını, bunların sadece suriye devletinin elinde bulunduğunu söyleyerek, rejimin kendi şehirlerini yakıp yıktığını savunuyordum. benim bu akıl yürütmeme karşı tarafdan bir alternatif gelmiyordu. sadece inatla ve ısrarla itiraz ediyorlardı.

yüksekdağ dünki yaklaşımını bu forumdaki veya başka birkaç forumdaki o yazılarımdan mı almış, bilmiyorum. akıl yürütme aynı. ama onun elindeki fotoğraflar sahte.

halep orada. halep fotoğrafları sahte değil, gerçek. arşın da burada. yüksekdağın elindeki o fotoğrafların başka bir yere ait olduğu bilgisi de doğru. yani halep oradaysa arşın burada.

figen yüksekdağ ve onun gibileri, yıllardır yakılıp yıkılan halep gerçeği karşısında "uçak ve helikopter sadece esad rejiminin elinde var, muhaliflerin elinde yok ki" demediler. esad rejimine karşı seslerini yükseltmediler. ama aynı mantığı burada kullanabiliyorlar. demek ki doğru mantık ancak işlerine geldiği zamanda işliyor.

ama doğru mantıkla yanlış hayat yaşanmaz. doğru mantık, yanlış ellerde işe yaramaz.

denizcan  |  Cvp:
Cevap: 1
09.12.2015- 17:18

''Siz solcular emperyalizme karşısınız, ben esad'a karşıyım, esad'ın diktatör olduğunu, devrilmesi lazım geldiğini söylüyordum, halkına katliam yapıyor diyordum, inanmıyordunuz, bu yazıyı bunun için yazıyorum''' Diyorsun, hala aynı yerdesin, için rahat edecekse sana ''sen de haklısın'' diyorum. Belki bu takıntından kurtulursun:)

ozkanates  |  Cvp:
Cevap: 2
10.12.2015- 15:18

.
4 daltonlar = Putin + İran + Netanyahu + Esad

Mesele Esad meselesi değil, mesele haydutlar birliği.

Bana dostunu söyle sana kim olduğunu söyleyeyim.

munzur  |  Cvp:
Cevap: 3
10.12.2015- 17:24

Alıntı Çizelgesi: ozkanates yazmış

.
4 daltonlar = Putin + İran + Netanyahu + Esad

Mesele Esad meselesi değil, mesele haydutlar birliği.

Bana dostunu söyle sana kim olduğunu söyleyeyim.




Geriye kalanların senin dostun olduğunu anladım.

Emperyalizm + AKP + İsrail + Işid

ozkanates  |  Cvp:
Cevap: 4
11.12.2015- 16:08

Alıntı Çizelgesi: munzur yazmış

Alıntı Çizelgesi: ozkanates yazmış

.
4 daltonlar = Putin + İran + Netanyahu + Esad

Mesele Esad meselesi değil, mesele haydutlar birliği.

Bana dostunu söyle sana kim olduğunu söyleyeyim.




Geriye kalanların senin dostun olduğunu anladım.

Emperyalizm + AKP + İsrail + Işid





Nasıl?

Emperyalizm = ?

AKP = Türkiye halklarının % 50 oyu ile seçilmiş meşru yönetimi.

İsrail = Netanyahu = belirtildi.

Işid = Işid iyidir kötüdür ayrı konu ama 2 kuruşluk emperyalist propagandanın bir adım dışına çıkamadan anti-emperyalist propaganda yapmak var ya, işte o tam sohbetlik. Başkasının ipi ile kuyuya inmek var da, düşmanın ipine sarılmak zorunda olmak, bir de bununla sevinmek, işte o bambaşka. Emperyalist medya olmasa, anti-emperyalistlerin, ülkem devrimcilerinin tek sözleri var mı söyleyecek, bu nasıl bir devirmek, bu nasıl bir devirmecilik.

Önce kendi çözümümüzü üretelim ki söylemeye sözümüz olsun,
Yoksa sonsuza kadar nefret dili, sonsuza kadar yerinde saymak.

hakkı  |  Cvp:
Cevap: 5
12.12.2015- 11:00

Sadam Hüseyin   1995       % 94 oy aldı

Beşar Esad           2014       % 87 oy aldı

Benito Mussolini   1924       % 64 oy aldı

Hüsnü Mübarek     2005       % 88 oy aldı

Kenan Evren         1982       % 92 oy aldı

Alınan oylar demokrasinin varlığını anlatmıyor demokrasiye olan özlemi de ortadan kaldırmıyor .

Bu yukarda saydığımız bütün ülkelerdeki halklar hep ülke dışından gelebilecek tepkileri ve ülkede yaratılacak krizlere bel bağlamıştır çünkü bu halklar hep inanmış bu oy alan partiler ve önderleri normal demokratik yollarla gitmeyecek, bunların hepsinin ortak yanı devleti hukuk yolu ile yönetmek değil kendi arzu ve isteklerine hukuku uydurmaktır.

Özelliklerinden bir tanesi de devleti yönetmek yerine devleti değiştirmeyi düşünmektir.

İşte bu ülkede dışardan gelebilecek tepkilere bel bağlanması ülkelerini sevmedikleri için değil korkularından kaynaklanmaktadır
Biz söz vardır düşmanımın düşmanı benim dostumdur denir.
Bu ülkede gelecek korkusu sadece bizler yaşamıyor ülkenin sahibi görünen bir çok kapitalist te bu korkularını çeşitli yollarla beyan etmektedir.

Çözüm üretmek bile güven içinde yaşamakla mümkün oluyor.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]