Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Güncel Tartışma Konuları

Yine de ‘hayır’ çıkacak!- Ender HELVACIOĞLU

OHAL şartlarında referanduma gidiyoruz. “Evet”çi iktidar bir kararnameyle yüzlerce insanı gözaltına alıp tutukluyor, binlerce kişiyi işinden ediyor, hayatını karartıyor, muhalif yayın organlarını sorgusuz sualsiz kapatıyor…

Ama yine de “hayır” çıkacak!

“Evet” propagandası yapmak sonuna kadar serbest, ama “hayır” oyu isteyenlere bin bir türlü baskı yapılıyor. Dağ taş “evet” afişleriyle dolu, ama “hayır” afişleri yasaklanıyor, asılsa dahi yırtılıyor. “Hayır” diyenlere iktidarın güvenlik güçleri veya tetikçileri saldırıyor, “hayır”cılar tehdit ediliyorlar, gözaltına alınıyorlar…

Ama yine de “hayır” çıkacak!

Hangi televizyon kanalını açsanız “evet”çiler konuşuyor. Medyada “hayır” diyenlere verilen süre “evet”çilerin onda biri bile değil. “Evet”çiler boş kaleye gol atıyorlar, istedikleri yalanı söyleyebiliyorlar; “hayır”cılara tüm kapılar kapalı…

Ama yine de “hayır” çıkacak!

Eşit kullanılması gereken devlet olanakları “evet”çilere sonuna kadar açık, “hayır”cılara kapalı. Tarafsız olması gereken valiler, kaymakamlar, emniyet görevlileri birer “evet propagandisti” gibi çalışıyor. “Hayır” diyenler ise devletin ancak kirli ve zorba yüzünü görebiliyorlar.

Ama yine de “hayır” çıkacak!

Son genel seçimlerdeki toplam oy oranları yüzde 60’ın üzerinde olan iki parti (AKP ve MHP) “evet” diyor. “Hayır” diyen ve doğu-güneydoğu bölgesinde birinci konumda olan ülkenin üçüncü büyük partisinin (HDP) bütün yöneticileri cezaevinde, sesleri kısılmış durumda. Bu koşullarda güle oynaya “evet” çıkması beklenir.

Ama yine de “hayır” çıkacak!

***

Çünkü bir dip dalgası var. Hiçbir baskının, yolsuzluğun, yalanın kıramayacağı bir dip dalgası… 15 yıldır fırsat bulduğunda yüzeye çıkan, bir türlü yok edemedikleri bir dip dalgası. Bu kez belki sokaklardan, meydanlardan değil ama sandıklardan çıkacak; 7 Haziran 2015’te olduğu gibi.

“Evet”çilere bakıyoruz. Sadece AKP’liler. Tabanına sırtını dönüp ruhunu iktidara satan MHP ve BBP yöneticilerini farklı bir siyasi unsur olarak saymıyorum. “Hayır” diyenlere bakıyoruz: CHP’lisi, HDP’lisi, ulusalcısı, cumhuriyetçisi, sosyalisti, MHP’lisi, SP’lisi, hatta AKP’lisi ile halk; her partiden emekçi halk… “Evet”çilik ile Türkiye karşı karşıyadır bu referandumda.

MHP ve AKP tabanındaki “hayır”cıları özellikle vurguluyorum. Çünkü referandum sonucunu belirleyecek kitle onlar. Dip dalgasına yeni katılanlar… 7 Haziran 2015’te sinyali vermişlerdi. İktidar onları bir iç bir de dış savaş çıkararak durdurabildi, ama yok edemedi. Bu kez ne Almanya ne de Hollanda “sefer”lerine aldandılar ne de yüzlerce kaybın üzerinden yürütülen darbe hamasetine…

Çantada keklik gördükleri, kul-köle-dilenci ettikleri, “malım” diye aşağıladıkları MHP ve AKP tabanındaki yoksul, emekçi insanların “Yeter!” çığlıkları ile “hayır” çıkacaktır bu referandumda. İşte bu, iktidar için çok ürkütücü!

Özellikle MHP tabanında Türkiye siyasal partiler tarihinde görülmemiş bir isyan var. Başkanları ve yöneticileri iktidar tarafından atanmış kayyumlar gibi her türlü baskıyı yapmasına karşın büyük çoğunluğuyla “hayır” diyor MHP tabanı. Hem de militan bir biçimde.

Anket şirketlerinin MHP’nin güçlü olduğu kentlerde buldukları sonuçlara bakın. Normalde buralarda -AKP’yi de eklediğinizde- yüzde 65-70 oranında “evet” çıkması beklenir. Ama çoğunda “hayır” önde, ya da kafa kafaya. Nasıl oluyor bu iş?

AKP tabanında da hatırı sayılır miktarda “hayır”cı olduğu anlaşılıyor. Çevresindeki AKP’ye oy vermiş tanıdıklarının eğilimlerine göz atan herkes bunu anlayabilir. Belki MHP’liler gibi “militan hayırcı” değiller, ürkekler, kafaları karışık, eğilimlerini belli etmiyorlar ama onlar da bir kişiye bu kadar yetki verilmesine karşılar, Erdoğan’ın radikal ve tutarsız tavırlarından rahatsızlar (tedirginler) ve bir “burun sürtme” gereğinden söz ediyor gibiler. Sandığa gittiklerinde, mahalle baskısından uzakta gerçek eğilimleriyle ve vicdanlarıyla baş başa kalacaklar.

Son bir gözlem: Tanıdığım ve bu süreçte tanıştığım HDP’lilerin hepsi kararlı bir biçimde “hayır”cıydı. Acı deneyimler yaşayan Kürt vatandaşlara ve temsilcilerine güvenelim derim.

Sonuç olarak, Türkiye’de yüzde 60-65 oranında olduğu söylenen muhafazakâr kesimin hatırı sayılır bir bölümünün (MHP çoğunluğu, AKP’li “hayır”cılar, SP, BBP tabanı vs), en az beşte birinin “hayır” oyu vereceğini tahmin ediyorum.

Bu tablo referandum sonucunun hâlâ bıçak sırtı olduğunu ama moda deyimle momentumun “hayır”dan yana olduğunu gösterir. Tutucu kesim içindeki bu dip dalgası sürpriz hayırlı sonuçlar da doğurabilir.

***

Bugün Perşembe. Referanduma üç gün kaldı. Sanıyorum kararsızların sayısı artık iyice azalmıştır ve herkes oyunu belirlemiştir.

Nisan başında Ankara’da arkadaşlarla yaptığımız bir sohbette “referandum toto” oynamıştık; herkes tahminini söylemişti. Kişisel tahminimi bu köşede de yazayım: Şu üç gün içinde sıra dışı bir gelişme olmazsa yüzde 53 civarında “hayır” oyu çıkacağını düşünüyorum.

Bu doğal olarak bilimsel verilere dayalı bir tahmin değil. Kısıtlı kişisel gözlemlere dayalı, öznel ve sezgisel bir tahmin; dolayısıyla yanılma riski yüksek. Fakat herhalde kimse yüzde 60-65 oranında bir “evet” beklemiyor. Bu da yazıda söz ettiğim dip dalgası gerçeğini gösteriyor ve bizim de bu gerçeğe gözümüzü dikmemiz gerekir.

16 Nisan sabahı sandığa gideceğiz, oyumuza ve oylara sahip çıkacağız. Sonrasını sonuçları aldıktan sonra tartışırız.

Haydi hayırlısı…

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]