Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

Seçim sonuçlarına göre AKP'nin hala birinci parti olması, MHP ile birlikte oy oranlarının yüzde elliyi kılpayı geçmiş de olması AKP'nin bu seçimde büyük bir yenilgi aldığı gerçeğini değiştiremez. AKP seçim öncesinde eşit olmayan koşullara, yüzde 95'lik büyük medya desteğine, bütün devlet olanaklarına ve her türlü baskı ile tehditlere rağmen Ankara ve İstanbul başta olmak üzere hemen hemen bütün önemli büyük şehir, il ve ilçeleri kaybetmiştir.   AKP'nin geriletilmesi çabası başarılı olmuş ve AKP'ye büyük bir yenilgi tattırılmıştır. Özellikle İstanbul seçim sonucunun   İstanbul için ikinci bir Gezi İsyanı olduğu söylenebilir.

Bu kentin üzerinde 25 yıldır kara bulutlar dolaşıyordu. İstanbul halkı 25 yıldır AKP gericiliğini sırtında taşıyordu. Bu siyasal tablonun var olan   ekonomik krizle de birleşmesi bir kartopu özelliği gösterebilirdi. Öyle de oldu. AKP gericiliğine İstanbul'da büyük bir yenilgi tattırılmıştır. Çok önemli bir seçim sonucudur bu ve İstanbul bu seçim sonucuyla AKP'ye bir ''Gezi İsyanı'' ile yanıt vermiş ve ikinci büyük yenilgisini tattırmıştır.

Seçim sonuçları açısından bir sevindirici durum da TKP'nin Dersim merkezi kazanmasıdır. Cumhuriyet tarihinde ilk kez bir ilin belediye başkanlığı kazanılmaktadır.TKP bu sonucu iyi değerlendirmeli ve Dersim üzerinden sosyalizmin ve TKP'nin tanıtımı ve geniş kitlelere yayılımı konusunda adımlar atabilmelidir.


Bu seçimde ilk kez komünistler (TKP) gerçek anlamda görünür hale gelmiştir. Burjuva medyası önce Ovacık üzerinden TKP'yi hatırlamak zorunda kalmıştı, şimdi de Dersim üzerinden aynı gerçekle yüzyüze gelmek zorunda kalacaktır. Bu olanak iyi kullanılmalıdır, bu sonuçlardan dersler çıkarılmalı ve sosyalizmin ve TKP'nin daha da görünür hale getirilmesi yönünde çalışmalar hemen başlatılmalıdır. Ovacık'ın sosyalizme kattığı artı değerden çok daha fazlası Dersim gerçeğinde yatmaktadır.



( Bu seçimlerin, özellikle İstanbul sonuçlarının tek sıkıntı verici yanı başarıda sosyalizmin hiçbir payı olmamasıdır. TKP'nin duygusal reflekslerden artık arınması gerekiyor. Toplumun önünde AKP gericiliğini geriletmek gibi bir olanak belirmişken ve AKP karşıtlığının bu yönde adım atacağı belliyken, iktidar ve muhalefeti aynılaştırmak ve özellikle muhalefeti eleştirmenin sola kazandıracağı yönünde bir siyaseti benimsemenin sonuç vermeyeceği ön görülebilmeliydi. Sonuç vermedi. Bir önceki belediye seçimlerinin yarısı kadar oy alınabildi. Ve artık, bu sonuçların alınacağı belli olan yerlerde gerçekten de farklı bir siyasi söz ve eylem pratiğe dökülmelidir. Nasıl olacaksa, öyle; ama böyle olmadığı kesin.)




melnur  |  Cvp:
Cevap: 1
02.04.2019- 07:34

Bir yanlış anlamadan kurtulmak gerek. Toplumda büyük bir umut var; AKP'nin özellikle büyük kentlerde geriletilmesi ve on yıllar sonra yenilgisi kitlelerde büyük bir coşkuya neden olmuştur. Günaydın veya iyi akşamlar yerine birbirlerine ''martın sonu bahar'' diyor insanlar. Bu kötü bir şey değil. AKP gericiliğinin üzerlerinde yarattıkları baskı ve karamsarlık havasından kurtulduklarına inanıyorlar ve bu duyguyu da doyasıya yaşamak istiyorlar.

Bu sevince sosyalistler olarak ortak olabilmeliyiz; ortak olamıyorsak, bunu yapamıyorsak, UYARMA adı altında saçma sapan sözlerle karşılarına dikilmemeliyiz. Toplumsal alanda bir genişleme yaratmak topluma üst perdeden bir tavır göstermek değildir ve olamaz. AKP'nin yerine aynısı gelmemiştir; şu ''hepsi aynı, hepsi bir'' söylemini terketmeliyiz. Eğer bu sözcükleri inanarak söylüyorsak o zaman daha önce söylediğimiz ''cumhuriyet tarihinin en farklıi en gerici, en karşı devrimci partisi'' sözlerini ne yapacağız? Cumhuriyeti kuran partiyle, ona gönül verenlerle, cumhuriyeti bir parantez gibi görüp Osmanlı özlemlerini dillendirenleri nasıl olur da aynılaştırır ve bir tutarız? Hem gerçekliğinin olmadığını ve hem de toplumda bir etki yaratmak isterken kırıp döken bir tavır sergilediğimizi göremiyor muyuz?

AKP geriletilmiştir. Ovacık'tan bir Dersim çıkarmak TKP'nin hanesine nasıl ki büyük bir artı yazmışken, AKP'nin geriletilmesi konusunda hiçbir artısının ve katkısının olmaması da (bence) düşündürücüdür. Ve Dersim dışında alınan sonuçlara ''yüzde yüz artışımız var'' diyebilmek de çok anlamlı değil. Bence şu kestirmeci yaklaşımlardan da sıyrılmak gerekiyor.
Evet, AKP özellikle İstanbul ve Ankara'da büyük bir yenilgiye uğratılmıştır. Ekonomik kriz de olsa, AKP ve Erdoğan'ın yönetememezlik sorunu da olsa ülkenin her yanında olduğu gibi, buralarda da devletin büyük yığınakları, tehdirlere varan söylemler ve büyük medya desteğine karşın ortaya çıkan iradeyi kutlamak, önemsemek ve saçma sapan sözlerle küçültmeye çalışmamak gerekiyor. AKP'nin adım adım 2023 yürüyüşünün önüne bir duvar çekilmiş ve bu ülkede siyasal gericiliğin daha ileri gitmemesi yönünde dev bir irade ve mücadele ortaya koyulmuştur.

Az şey mi bu?

Önemsiz mi?

Ve bu iradenin, bu mücadelenin karşısına dikilmek ve üstelik o irade ve mücadeleye tek bir tuğla koymadan kalkışmak, pek de akıllıca bir iş değil gibi geliyor bana.


AKP'ye ''dur'' denilmiştir; ''yeter artık'' denilmiştir; ve başarılmıştır; martın sonu bahar da bu yüzden dillendirilmektedir. ''Biz komünistiz, böyle yaklaşmayız'' deyip, Anaplı, İslamcı, solcu değil, faşist sözcükleriyle daha şimdiden atışa başlarsanız belki kimi üyelerinizi tatmin edersiniz ama o kadar. Bunun sonucu üç yüz beş yüz oyu başarı olarak görmeye varır ve toplumsal alanda da bir adım ilerlemek mümkün olmaz.

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]