Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Güncel Tartışma Konuları

Kayseri Ülkü Ocakları Başkanı'nı duyduk önce. ''Kayseri'ye sokmayız'' diyordu. Yalnız değildi; yanındakiler de benzer tepkileri gösteriyorlardı.   ''Kayseri'ye giremezler'', ''Devlet ve millet düşmanlarını Kayseri'ye gömdürmeyiz''. Devlet Bahçeli girmişti araya. Ülkü Ocakları Başkanı'nı görevden almış ve Kayseri'deki tüm Ülkü Ocaklarının kapatılması emrini vermişti. Doğru da yapmıştı. Ne var ki, bugün İleri portal'da bir haber :

''İbrahim Gökçek'in mezarına faşist saldırı girişimi: 'Polis giderse çıkartıp yakacağız'

Hayatını kaybeden Grup Yorum üyesi İbrahim Gökçek'in Kayseri'deki mezarına gece saatlerinde saldırı girişiminde bulunuldu. Faşistler, Gökçek'in cansız bedeni için ''Polis giderse çıkartıp yakacağız” dedi.''
https://ilerihaber.org/icerik/ibrahim-gokcekin-mezarina-fasist-saldiri-girisimi-polis-giderse-cikartip-yakacagiz-112781.html

İnanılmaz bir şey bu. Her şey bir yana, ölmüş, toprağa verilmiş bir insanı oradan çıkarmak ve yakmak...Bu siyaset, siyasi bir duruş falan değil. İxahı yok. Akıl almaz bir şey. Söylenecek tek şey, hastalıklı bir beyinin ürünü olması. Sağlıklı, normal bir beyin bu şekilde çalışır mı? Böyle şeyler düşünür ve söyler mi? Gerçekten akıl alır gibi değil.Evet, bir zihniyet bu, hastalıklı bir zihniyet. Hastalık sözcüğünü bir tepki mıyorum. Gerçekten bir hastalık bu; belki de bulaşıcıdır, onu da bilmiyorum. Hekimler oturur, inceler, bir zihin böyle bir hale nasıl gelir, incelerler. Ortada hafife alınmayacak bir sorun var.

Birkaç gün önce bir tv. kanalında soyadı NOYAN olan bir kadının söyledikleri bu örnekten farklı mı? ''Ailecek hazırız, biz de 50 kişiyi götürürüz'' demişti. (Ve hala savcılarımız da harekete geçmediler, nedense...) Sonra İmamoğlu'na yapılan tehditler ''Kanını içireceğiz'' şeklindeki sözr...

Tamam, siyasal iktidarın toplumu germesi, kutuplaştırması, bu tür açıklamalar ve hatta saldırılar sonrasında hiçbir şey yapılmaması, toplumsal alanda farklı davranışlara yol açabilen bir iklim yaratıyor ama, toprağa neyi ekersen ek, ona uygun ürün alırsın değil bu, burada başka birşey var. Geçenlerde yine basına yansıdı, adamın biri bir köpeğin üzerine benzin döküp yakıyor ve bunu kameraya alarak sosyal medyada   yayınlıyor. Yakalandı; sorulduğunda ''köpek ölüydü'' diyerek savunmuş kendini...

Sorunlu bir coğrafya ve kültürel bir yapımız da var. bu. Dışa kapalı bir toplum, içe dönük bir karakter yapısı özellikle kırsalda birey üzerinde etkili oluyor. Ya sinik bir yapı ya da saldırgan bir insan tipolojinin oluşmasına yol açıyor. Hem biat kültürünün yaygınlığı ve hem de örneklerde de görüleceği gibi ''normal olmayan''ın ''normal''e dönüşmesine yol açıyor. ''Topraktan çıkaracağız ve yakacağız'' diyen ruh hali başka türlü nasıl açıklanabilir, nasıl anlaşılabilir ki?

melnur  |  Cvp:
Cevap: 1
13.05.2020- 13:17

''Yeni Türkiye''nin simgesi haline geldiler. Televizyona çıkıyorlar, sosyal medyada yazıyorlar ve ''Erdoğan'a bir darbe olursa'' diye başlayarak her türlü tehdit etmeyi kendinde bir hak olarak görüyorlar. Soyadı sonradan NOYAN olmuş hanımefendi söylediklerinin bir benzeri, benzeri ne, çok daha ağırı bu kez bir başka ''gazeteci'' tarafından söylenmiş. Yine ''eğer'' diye başlıyor ve sonra ''eşlere'' ve ''çocuklara'' kadar varan bir tehdit mesajı yolluyor. İlk de değil. Daha önce bir yığın benzer mesajları var. Ayrıca Atatürk düşmanı bir meczup, bir gerici...

Basına yansıdığı kadar bu kez savcılar harekete geçmiş, soruşturma başlatılmış. Olacağı ne, bir iki ifadeye başvurma ve sonra serbest bırakılacaktır. Yeni Türkiye böyle bir şey. Demirtaş, Kavala, Barışlar içerde bu tür meczuplara dokunmak yasak. Soyadı NOYAN olan hanımefendiye sanırım hiçbir soruşturma açılmadı hala. Zaten konu RTÜK'ü ise hiç ilgilendirmiyor. RTÜK'ün bu rejimdeki misyonu farklı!

Türkiye'nin ne kadar farklı bir gündemi var değil mi? Korona gerçekleri birkaç aydır hiç gündemden düşmüyor. Katmerleşmiş ekonomik kriz; yoksulluğun dibe vurması. Sesini çıkarmaya çalışan ( düzen içi muhalefet yapan) kesimlere yönelik baskılar...

Ama bunlar bir komünisti hiç ilgilendirmez değil mi? Hem sonra bu tür konularla ilgilenmek epey de tehlikeli. Siyasi iktidar iktidarda kalma uğruna her türlü muhalefete tepki koyar, baskı uygular ve hapishaneleri işaret ederken düzen içi muhalefet yapmayı da düzen içi solculara bırakmak daha akıllıca ( ve biraz da kurnazca) olmaz mı?   Yanılıyor muyum; bir komünist ve dahi enternasyonalist(!) bu konularla ilgilenmemeli mi? Komünistler internette buldukları alıntılarla uğraştıklarına gerçekten daha keskin bir komünist ve dahi enternasyonalist mi oluyorlar? Ve ayrıca sınıf mücadelesi denilen şey, böyle bir şey mi?

Yine nereden nereye geldik! Ne var ki, çok da ilgisiz bir konu değil gibi geliyor bana. Şu sınıf mücadelesi konusu bir türlü anlaşılamadı. Bir ara ''komünistler hükümete değil, düzene karşı olurlar'' sözü oldukça revaçtaydı. O kişilere ''gizli AKP'ci'' derdim, öyle nitelerdim. Anayamazdım bu tavrı. Sağdaki o tehdit savuran meczupların   solda görünen örnekleri gibi gelirdi bana. Ülke yangın yeri, ama görmezlikten gelen ve neredeyse siyasal iktidarı koruyan bir tavır geliştiriliyordu. Riski de yok, tehlikesi de...Üstelik AKP karşıtlığı içinde olanlara karşıtlık keskin bir komünist görünümü de sağladığı düşünülüyorsa...Bir çeşit köylü kurnazlığı, deyip geçelim. ama şunu ekleyerek: Bir dönem kuyrukçu tavır nasıl ki, muhalefete (ulusalcılara, neofaşistlere ve sosyal şovenlere) muhalefet yapmaksa, bugün de öyle, bir fark yok; fark sadece açık bir kuyrukçuluk siyasi iktidarı karşıya almak risk ve tehlikesini taşıdığı için bu konuda biraz çark etmekte yarar var. Siyasi iktidarın karşısına çıkmaktansa, eskiden olduğu gibi daha risksiz ve tehlikesiz olanı yeğlemek ve ''düzen çerçevesinde solculuk yapmak'' ezberi temelinde yine muhalefete muhalefet etmek çizgisinde ısrar edilebilir. Üstelik ordan burdan edinilen ezberlerle bir şeyler anlıyor görünmek daha kolay değil mi? Hem kolay, hem tehlikesiz, hem hiçbir riski yok ve hem de sağa sola keskin komünist ve dahi enternasyonalist algısı yaratmak daha tercih edilebilir değil mi? Evet, geçelim...

Solculuk, güncel siyaseti görünmez hale getirmek değildir. Ve üstelik güncel olan yukardan aşağıya dayatılan otoriter/gerici uygulamaların toplumsal alanda ürkütücü karşılıklar bulma aşamasına gelmiş ise... Toplum bir karpuz gibi ikiye bölünmüşken sol siyaset AKP karşıtlığında yerini almalı ve buradaki yüzü sola dönük kesimlerle temas noktaları oluşturmaktan geçiyor. Buralardaki çatlaklara girmeden, buradaki çatlaklarda söz söylemeden ve tavır almadan bir takım ideolojik ezberleri doğru yanlış yinelemek sınıf mücadelesi değildir.

Büyük harflerle, DEĞİLDİR:
Komünistlik,ve dahi enternasyonalistlik de...-değildir.

Sürekli karikatür ve köylü kurnazlığı benzetmesi yapıyor olmamızın nedeni de bu...

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]