Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

 SOL PAYLAŞIM  »
 Ustalardan ve yazarlardan
08.08.2013- 21:27


İlker Belek


Bu kadar ağır cezaların verileceği belliydi.

En başından beri, hukuki değil, siyasi bir davaydı. AKP, bir yandan kendi dinci cumhuriyetini kurmaya çalışıyor, bir yandan da öç almayı hedefliyordu.

Bu ikisi bir araya gelince “engel oluşturan” herkesin hedef tahtasına yerleştirilerek, haklarında en ağır hükümlerin verilmesi kaçınılmaz oluyordu.

AKP bir yandan da şimdilik dokunmadıklarına göz dağı veriyordu.

* * *

Dava süreci mafya babalarının ve mafyatik ilişkilere karışmış kimi askerlerin tutuklanmasıyla başlamıştı.

Generallerin, yazarların, öğretim üyelerinin, YÖK yöneticilerinin eklenmesi sonraki dalgalarda oldu. Böylece, bir yandan, sonradan tutuklananların isimlerine mafya bağlantısıyla kirlilik bulaştırılmaya, bir yandan da terör eylemlerini yaşama geçiren ve AKP ile tanımlı “demokratik” sistemi yıkmaya kilitlenmiş bir örgütün varlığı kanıtlanmaya çalışıldı.

Yaptıkları, amaçları, görevleri ve dünya görüşleri bakımından hiç alakasız pek çok isim aynı torbaya atıldı. Bu durum davanın meşruluğunu, hukukiliğini ortadan kaldıran temel faktör oldu.

Davanın içinde çeteciler, mafyacılar, katiller, kontrgerillacılar vardı, ama bu durum davanın amacının kontrgerilla faaliyetlerinin aydınlatılması olduğu anlamına gelmiyordu.

Kontrgerillacılar, son olarak, Kemalist Cumhuriyetin yıkılmasının aracısı olarak işlev gördüler.

* * *

Ergenekon davasında çakanların başında değişik sol kesimlerin bulunduğu belirtilirse hiç de abartı olmaz.

Bir gazetenin, o dönem, “yesinler birbirlerini” manşetiyle çıktığını biliyoruz.

Şimdi ne düşündüklerini ise bilmiyoruz. Ancak utanılacak cümle olduğu kesin.

Çünkü, mesele, “geleneksel” kontrgerilla ile bugün devleti yöneten dinci kesimlerin birbirlerini yemesi türünden solun dışarıdan seyredebileceği ve sonuçta solu güçlendirme ihtimali bulunan bir iç kapışma değildi.

Sosyalist sistemin yıkılmasıyla birlikte devletin mevcut derin yanı gereksizleşmiş, Türkiye’ye artık bölgesel yeni roller biçilmişti. TC devletinin ve O’nun açık ve kapalı bütün yapılarının yeniden inşa edilmesi gerekiyordu.

Ergenekon operasyonu AKP karşısına dikilen (sol) kesimleri yok etmeyi planlarken, bir yandan da TC devletini, onun polisini, ordusunu, kontrgerillasını, üniversiter sistemini, yargısını ve hatta “sol”unu yeniden kuruyordu.

Konuyu bu şekilde dile getirmenin, Kemalistlerin safına düşmekle, milliyetçileşmekle, Kürt düşmanlığıyla ilgisinin olmadığının görülmesi gerekiyordu.
Atatürk Cumhuriyetinin yıkılmasına yönelik operasyonun eleştirilmesinin Atatürkçülükle alakası yoktu.

Bunu görmemek, bu konudaki uyarılara kulak tıkamak, AKP’den demokratlık beklemek ve kurulmakta olan polis devletini onaylamak demek oluyordu.

* * *

Şimdi Ergenekon davasıyla birlikte (önemli ölçüde) tamamlanan sözünü ettiğimiz bu yeniden inşa sürecidir. Öçlerini aldılar, Cumhuriyeti yıktıklarını tescillediler, zil takıp oynuyorlar. Aynı zaman diliminde kendi dinci cumhuriyetlerini inşa sürecinde de çok yol aldılar.

Neyse ki solu teslim alamadılar.

Ama, kontrgerilla olduğu yerde duruyor. Verilen cezaların hiç birisinin nedeni derin devlet faaliyetleri ve faili meçhuller değil. Bütün cezalar AKP’nin yıkılması amacına bağlanıyor.

Siyasi bir operasyon gerçekleştirildi. Bu kadar kaba ve nokta.

Davaya makro ölçekten bakarak bu gerçek anlaşılmadığında, yargılanan yüzlerce kişinin özgeçmiş hikayeleri içinde boğularak, hata yapmak kaçınılmazdı.

* * *

Fakat şu an için hepsinden önemlisi şudur: Ergenekon kararlarıyla AKP kendisini eleştiren herkese saldırmaya devam edeceği deklerasyonunda da bulunmuş oldu.

Mahkemenin kararları , aynı zamanda, Haziran Ayaklanmasına da verilmiş bir yanıttır.

AKP’nin Haziran sonrasında kendisine ayar vereceğini sananlar yanılmış oldular.

AKP rakibini yok etmeden ayakta kalamaz. Bu, Haziran’dan sonra daha fazla derecede böyledir. Bunun için evrensel hukukun hiçbir kuralını dinlemeden, piyasacı, emperyal ve dinci düzenini tamamlamak için, önüne çıkan herkesi ezmek amacıyla saldıracaktır.

Hazırlıklar, taktik ve strateji çalışmaları ve tahkimatlar buna göre yapılmalıdır.


http://haber.sol.org.tr/yazarlar/ilker-belek/ergenekon-dokumu-77688

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]