Menü Üye Giriş

Şifre Sıfırla · Kayıt Ol

melnur  |  Cvp:
Cevap: 9
19.06.2022- 02:11

Cumhurbaşkanı adayı tartışmaları ve sol siyaset: Nereden bakmalı?Yazısının başlığını böyle atmış Kurtuluş Kılçer.. https://gazetemanifesto.com/2022/cumhurbaskani- adayi-tartismalari-ve-sol-siyaset-nereden-bakmali-492845/ Şöyle de özetlemiş:

''Sosyalistler, gerici AKP rejimine karşı, dün olduğu gibi bugün de mücadelede ön saflarda yer alacaklardır ancak düzenin restorasyonunun ve yamanmasının siyaseten destekçiliğini değil, karşı-devrimin geriletilmesi üzerinden bir siyasal çizgiyi pratik olarak ortaya koyacaklardır. ''

AKP karşıtlığında en önde olmalıyız diyor, haklı olarak. Ve eliyor ''Bunun yolu düzen karşıtı bağımsız bir duruştan geçer.'' Kurtuluş Kılçer'in yazısını sonuna kadar okuyamadığımı söylemeliyim. Nedense bu tür yazıları sonuna kadar okuyamamak gibi bir ''sıkıntı'' oluştu bende ve handiyse bir alışkanlığa da dönüştü. Yazıyazforum zamanında evrim konulu tartışmalar olurdu forumda. Bir keresinde evrim karşıtı bir arkadaşımız bu konuda bir kitap yazdığını da söylemişti, uzunca bir çalışmasını foruma asmıştı ve unutmuyorum, evrime karşıtlığının bilimsel olduğunu, bilime inandığını ama o çalışmasında bilim dışı kamtlarla evrim iddialarını çürüttüğünü söylemişti. Hatırlıyorum o giriş sonrasını da okumamış, okuyamamıştım. Ordam mı geldi bu sıkıntı, ve bu ''kötü'' alışkanlık bilmiyorum. Bir yazının başlangıcında, yani girişinde kendmce bir çelişki, bir tutarsızlık veya bir bir yanlış değerlendirme, belki bir başka yorumla nesnel duruma pek de uymayan bir cümle ya da cümleler yığını gördüğümde, belki bana öyle geldiğinde diyerek biraz daha hafifleteyim, sonuçta bu sözünü ettiğim sıkıntı baş gösteriyor, yazının tamamını okumak pek de içimden gelmiyor...

Kurtuluş Kılçer'in yazısında da böyle oldu.

''Gerici AKP iktidarına karşı'' sosyalistler en ön safta yerlerii almalılar deyip, şu andaki toplumsal karşılıklarına pek de bakmadan ayrı ve ''bağımsız bir sosyalist çizgi''de ısrar etmenin pek de   tutarlı bir yanı olmadığı düşüncesini zihnimden bir türlü atamıyorum.

Sonra AKP için sadece ''gerici'' nitelemesinde bulunmak yaşanan sürecin baş aktörünü özellikle yumuşatma gayreti mi? Hani ne oldu bizlerin ''saray rejimi'' olarak nitelediğimiz ''dinci faşizm'' değerlendirmemiz?Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde bir tarafı yorumlarken onu kısmen de olsa bulunduğu noktadan çok daha yukarılara çekmek, diğerini de batırdıkça batırıp 'aralarında pek de bir fark yoktur'a bağlamak, izlenmeye çalışılan siyasetin dayanağı hale getirmek gibi bir çaba içinde olmak...- bana öyle geliyor. Gerçeğin söylenmeye çalışlılanlardan çok daha farklı bir yüzü olduğu düşüncesini bir türlü atamıyorum içimden. Yanılıyor muyum, bilmiyorum.

Hem sonra 2019 IBB seçimlerinde yine ayrı bir aday çıkarılmıştı. Hem TKP ve hem de TKH'nin aldığı oy 12 bin civarındaydı sanırım. İptal edilen seçim de yaklaşık 13 bin oy farkla AKP'den alınmış ve AKP'nin gerileme süreci de o tarihten sonra bir ivme kazanmıtı.

Şöyle düşünüyorum:İBB'nin 2019 Mart seçimi kıl payı kazanılmış bir seçimdi. Sosyalistlerin bir kısmının toplamda aldıkları yaklaşık 12 bin oyu AKP ve Saray rejimi karşıtlığında en ön safta mücadele etmekle nasıl bir ilgisi olabilir? O seçim bir şekilde AKP tarafından kazanılabilirdi, atı alan Üsküdar'ı geçebilirdi ve Saray Rejimi'nin İstanbul merkezli safası devam edebilirdi! Sandığa giren her bir oy'a yaşamsal düzeyde ihtiyaç varken, AKP'yi geriletmek ve/veya merkezi iktidardan düşürmek adına karşılığı bile olmayan bir tavrı ''Gerici AKP karşıtlığının en önünde yer almak'' gibi yorumlamak, böyle takdim etmek...-alınan siyasi tavrın bir gerekçesi gibi sunmak...elimde değil, bana hiç inandırıcı gelmiyor. Dahası, bu düşünceyi de atamıyorum içimden; kendileri inanıyorlar mı; kestiremiyorum.

Cumhuriyet tarihinin en önemli seçimine gidiyoruz. En ufak bir hata yapma lüksümüz yok. Ya faşizme karşı demokrasi diyeceğiz ya da saray rejimini, dinci faşizmi bir yana bırakıp kendi kendimize farklı bir gerçeklik yaratarak o gerçeklik karşısında ''gerici arşıtlığında '' en ön safta sosyalist bir mücadele'' vereceğiz!

Özetle Kurtuluş Kılçer   bir emek de vermiştir yazısına, dahası sosyalizme alan açmak gibi önemli ve değerli bir çaba içinde olduğuna da inanıyorum ama,işte...- elimde değil.

Bir türlü inanamıyor...
Doğru bir siyasi çaba, doğru bir siyasal doğrultu olduğuna inanamıyorum.

melnur  |  Cvp:
Cevap: 10
08.08.2022- 00:26

Kulis: Altılı masanın adayı 15 partiden destek alabilir

CHP'li kurmaylar, altılı masanın cumhurbaşkanı adayını destekleyecek parti sayısının 13'ü hatta 15'i bulabileceğini söyledi.

Resim Ekleme

CHP kurmayları, CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi ve DEVA Partisi'nden oluşan altılı masanın adayının 15 partiden destek alabileceğini söyledi.

Gazete Duvar'ın aktardığı kulis bilgisine göre; bu süreçte "Ortak Cumhurbaşkanı adayını 27 Eylül’de açıklanan Tutum Belgesindeki ilkeler doğrultusunda müzakere etmeye hazır olduğunu” duyuran HDP ile görüşme ayrıca önem taşıyor.

Aday belirleme sürecinde Meclis’in üçüncü partisi konumundaki HDP ile görüşme yapılmasına kesin gözüyle bakılıyor ancak bunun takvimi ve şeklinin şu an belli olmadığı ifade ediliyor. Yine kulislere göre altılı masa adayı, adının açıklanmasının ardından diğer muhalefet partilerinden de destek isteyecek.

CHP’li kurmaylar “Masa altıda kalabilir ama adaylığa destek veren parti sayısı 13'ü, hatta 15’i bulabilir” diyor.

https://www.birgun.net/haber/kulis-altili-masanin-adayi-15-partiden-destek-alabilir-398136

Tam Sürüme Geç »
 phpKF Mobil Android Uygulaması Kullanın [X]