SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
İstanbul Barosu: Bu rejimin adı nedir?           (gösterim sayısı: 3.539)
Yazan Konu içeriği
Üye Profili boşluk
umut
[ umut yarın ]
Yasaklı
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 12.09.2013
İleti Sayısı: 3.105
Konum: Gizli
Durum: üye uzaklaştırılmış
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Konu Yazan: umut
Konu Tarihi: 19.05.2014- 00:18


İstanbul Barosu: Bu rejimin adı nedir?

Resim Ekleme

İstanbul Barosu, Çağdaş Hukukçular Derneği üyesi avukatların Soma’da kelepçelenerek gözaltına alınmalarını çok sert bir açıklama yaparak kınadı.

İstanbul Barosu’ndan yapılan açıklamada; “Bu bir itibarsızlaştırma operasyonu ve gözdağıdır. Meslektaşlarımızın Soma’daki faciayla ilgili hukuki süreci izlemek ve ailelere destek vermek dışında bir fiili de yoktur ve anlaşılan odur ki bu durum iktidarı rahatsız etmektedir. Meslektaşlarımıza yapılan bu vahşi saldırıyı kınıyor ve hukuki hesabının (bugün olamasa bile er geç) sorulacağını kamuoyuna beyan ediyoruz” denildi.

Açıklamanın devamı şöyle:
“Soma’da yaşananları ibretle izlemekteyiz. Dün de polis hukuksuzlukta yeni bir “destan(!)” yazmış, bir kısmı baromuz mensubu olan avukat meslektaşlarımıza hukuksuz ve vahşi bir saldırıda bulunmuş, gözaltı adı altında saldırı ve işkence gerçekleştirilmiş, meslektaşlarımız hukuksuz olarak ve insafsızca darp edilmiş, kelepçelenmiş ve yerlerde sürüklenmiştir. Soma’da bir anda türeyen “iknacıları” ve eli sopalı milisleri görmeyen iktidar söz konusu olan gazeteciler, avukatlar ve yurttaşlar olunca yeni “destanlar” (!) yazmaya soyunmaktadır. Nitekim acılı yurttaşların acısını yaşamasına dahi tahammül edemeyen iktidar acıya dayak, yasak, gaz, tazyikli su, toma ve gözaltı ile, yani gözdağı ile karşılık vermekte, on yaşındaki çocuğu gözaltına alma girişimleriyle tarihe geçecek yeni “kahramanlıklar” üretmekte, hukuka aykırı olarak ilçeye girişleri yasaklamakta, fiili bir sıkıyönetim uygulaması gerçekleştirmektedir.

Sözde 12 Eylül ve darbelerle hesaplaştığını ileri sürenler, her eleştiriyi artık kabak tadı veren bir darbe teşebbüsü ile niteleyenler, askeri darbeler döneminde dahi görülmemiş uygulamalar gerçekleştirerek sivil bir darbenin mimarı olmakta ve ileri faşizmden örnekler sergilemektedir. Artık sözler anlamını yitirmiştir. Yine de soruyoruz: Polis kimin polisi, neyin polisidir ? Bu rejimin adı nedir? Demokrasi ve hukuk devleti bunun neresindedir? Bu “oyun” daha ne kadar sergilenebilecektir?

Başbakan'dan başlayıp dalga dalga yayılıyor
Bu tahammülsüzlüğün Başbakan’dan başlayıp dalga dalga yayıldığı görülmektedir. Acılı insanların her türlü tepkisini hoşgörü ile karşılaması gereken Başbakan’ın tamamen kontrolünü yitirdiği ve horgörü ile yurttaşlara bizzat fiziki tacizde bulunabildiği, hiçbir kolluk yetkisine sahip olmayan müşavirinin yerde acımasızca vatandaş tekmeleyebildiği ve bunun gülünç gerekçelerle savunulmaya çalışılabildiği bir ortamda diğer yaşananlar bunun olağan uzantılarıdır. Bu arada anılan tekmeleme olayı ile ilgili olarak resmi olarak hükümet, fiilen hukuksuzlukları meşrulaştırmanın sözcüsü Hüseyin Çelik’in kolektif akıl ile dalga geçer nitelikteki açıklamaları dikkat çekicidir. Anlaşılan odur ki bu tür garip, tuhaf, gülünç açıklamalar yapmak adı geçen sözcünün fıtratında vardır.

Hesap ve fatura kabarıyor
Siyasi iktidarın hukuken ve siyaseten ödemesi gereken hesap ve fatura gittikçe kabarmaktadır. Milli iradeyi, yurttaşa ve seçmene saygıyı sadece seçim zamanında ve sandıkta hatırlayanların gerçek yüzü de bu gibi durumlarda ortaya çıkmaktadır. Ancak unutulmasın ki o sandık yine gelecektir. Bu baskılara ve hukuksuzluklara halkımız, barolar, avukatlar, İstanbul Barosu boyun eğmeyecektir. Evet bunlar faşizmin ve diktatörlüğün fıtratında vardır. Ancak her şart altında hukukun üstünlüğünü, hukuk devletini, hak ve özgürlükleri korumak, mücadele ve direniş de biz avukatların, gerçek hukukçuların fıtratında vardır. Tarihte de bu “fıtrat” daima kazanmıştır ve yine öyle olacaktır.

Süreci yakından izliyoruz
Nihayet İstanbul Barosu olarak, Soma’daki facia ile ilgili hukuki süreci çok yakından izlediğimiz ve izleyeceğimizi, unutmayacağımızı ve unutturmayacağımızı, yurttaşlarımızın yanında olacağımızı ve onlara her türlü hukuki ve insani desteği vereceğimizi, sorumluluğun sadece belli kişi ve kuruluşların üzerine yıkılarak iktidarın özelleştirme, taşeronlaştırma, köleleştirme, sendikasızlaştırma, emeği değersizleştirme politikalarının da sorgulanacağını, bundan böyle benzer acıların yaşanmaması için atılması gereken adımların takipçisi olacağımızı kamuoyuna saygı ile sunarız.

Sol



Yeni Başlık  Cevap Yaz



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Kanal İstanbul ile İstanbul depremi arasında ilişki var mı melnur 0 1607 01.01.2020- 11:03
Konu Klasör Kozağaçlı, Antalya Barosu’nun ödülünü reddetti melnur 0 3866 10.02.2014- 14:10
Konu Klasör ‘Rejimin Adı Ne?’ umut 0 2115 19.02.2014- 10:58
Konu Klasör Rejimin hesabı ve sosyalizm... melnur 2 1742 28.03.2021- 03:16
Konu Klasör İstanbul seçimi... melnur 23 12587 07.05.2019- 08:12
Etiketler   İstanbul,   Barosu:,   rejimin,   adı,   nedir
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS