SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 4 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2]   3   4   >   son» 
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 09.03.2014- 18:07


Sosyalist devrim işçi sınıfının ve emekçi halkın sosyalist bilince, sınıfın tarihsel bilincine sahip olmasıyla gerçekleşmeyecektir. Burada anlaşılması gereken konulardan biri siyasal devrim gerçekleştikten sonra bile   her bireyin sosyalist bilinç ile donanmayacağı, bunun uzunca bir süreç sonunda gerçekleşebileceği ve yeni bir toplum ile yeni bir insan tipinin ancak ondan sonra ortaya çıkabileceğidir. Bu yüzden sosyalizmde dahi toplumsal alanda farklı düşünceler, farklı inançlar, farklı kültürler uzunca bir süreç var olmaya devam edecektir. Ne yasaklanacak ve ne de zor yoluyla değiştirilmeye çalışılacaktır. Olması gereken budur. İfade özgürlüğü konusu da bu bağlam içinde ele alınmalıdır. Sosyalizm karşıtlığı içerse de, sosyalist iktidarı tehlikeye düşürmeyecek ölçüde düşünceler toplumsal alanda var olacaktır. Çulhaoğlu 'nun verdiği örneklerden biri Prof.Celal Şengör. Şengör bir bilim insanı, bir aydınlanmacı, ateist, evrimci vb. Ama Celal Şengör aynı zamanda anti-komünist bir adam. ( Bu arada yobazların ateistler komünisttir gibi yakıştırmalarının yanlışlığına tipik bir örnektir.) Celal Şengör'ün üniversitelerde bilim yapması neden yasaklansın? Bireysel olarak komünizm karşıtlığı içinde bulunmasının da hiç bir önemi yok. Yasaklanacak olan ( bana göre) anti-komünist bir faaliyet içine girebilmesidir. Böyle olmadığı sürece farklı düşünceler toplumda var olmaya devam edecektir.

Sosyalizm sınıfsızlık yolunda bir kuruculuk dönemidir. Özel mülkiyetin kaldırılması, merkezi planlama, ve işçi devleti ( proleter diktatörlük) bu sürecin en temel çıktılarıdır. Bu konularda dahi farklı düşünceler olacaktır ve olmalıdır. Reddiyeden söz etmiyorum. Ama ''herkese demokrasi' ve herkese özgürlük'' gibi soyut kavramlarla burjuva düşüncelerinin ifade edilmesi ve örgütlenmesi kastediliyorsa, sosyalizmde böyle bir özgürlük yoktur, olamaz ve olmamalıdır.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 09.03.2014- 18:43


Konu açılmışken bir konuya daha değinmek gerekiyor. Önce şunun altını bir kez daha çizmek gerekiyor: Sosyalizmin bilimsel bir karşılığı ve anlamı vardır. Tıpkı evrim kavramının olduğu gibi. Nasıl ki, evrim veya benzeri kavramları kafamıza göre anlamlandıramıyorsak ve böyle bir tutum aldığımızda bunun yanlış olduğunu söylüyorsak sosyalizm için de geçerlidir bu durum. Bir örnek; '' ben evrimi savunuyorum ama evrim bana göre her canlı türünün kendi türü içindeki ufak tefek değişimleridir'' şeklindeki bir açıklamanın bilimsel bir anlamı olabilir mi? Bu cümleyi kuran bir kişi kendine istediği kadar ''evrimciyim'' desin, doğru değildir ve o kişi gerçekte evrim karşıtıdır. Aynı şekilde ''ben sosyalistim ama özel mülkiyete karşı değilim'' şeklinde bir açıklama doğru sayılabilir mi? Ya da ''ben sosyalistim ama proleter diktatörlüğe inanmıyorum'' şeklinde bir ifadeyi sosyalist ideolojiye uygun sayabilmek mümkün mü? Böyle bir kişiye sosyalist ya da komünist denilebilir mi?

Şuraya gelmek istiyorum; özellikle sözde sol sosyalist forumlarda Öcalan'ın Marks ve Lenin'i aştığını söylemesinden sonra, kürt önderliği tarafından sözde bir ''paradigma değişikliği'' gerçekleştirildi ve birdenbire devlet, sınıflar üstü bir mekanizma haline geldi. Çok basit söylersek kürt önderliği artık devlet kurmayacak ve kendine özgü bir komün anlayışı ile sosyalist bir toplum oluşturacak! Kestirmeden söyleyelim: Mümkün değil. Böyle bir anlayışı savunmak da bilimsel sosyalizme aykırıdır. Böyle bir düşünceyi, böyle bir tezi de bilimsel sosyalizmle ilişkilendirmek mümkün değildir. Yine aynı forumlarda, siyasal devrim, işçi sınıfının öncülüğü, proleter diktatörlük de tamamen ya da kısmen reddedilmekte, bu yönde görüşler ileri sürülmekte ve bunlar da sosyalizm ve hatta Marks,n Engels ve Lenin adına savunulmaktadır. Bu tür görüşlerin de sosyalizmle, sosyalist ideolojiyle bir ilgisi olamaz. Ne yazık ki, bu sözde sol sosyalist forumlar bu tür anti-sosyalist görüşleri sosyalizm adına yaygınlaştırıyor, böyle bir işlev görüyorlar.

Toparlarsak, sosyalizm kavramının bilimsel bir altyapısı vardır ve bu bilimsel altyapı Marks tarafından kurulmuştur. Komünizm dediğimiz gelecek tasavvuru da bilimsel bir çıkarımdır. Bilimsel yorumlar geleceğin ya barbarlık ya da sosyalizm olacağını bize söylemektedir. Sosyalizmin nesnel koşullarını zaten kapitalizm iç çelişkileri nedeniyle oluşturmaktadır. Bu konuda hiç bir sorun yoktur. Ama kapitalist sistemin her koşulda sürdürülebilirliği egemenlerin sömürdükleri kitleler üzerinde denetim kurmasından geçmektedir. Bunu da ideolojik baskı yöntemleriyle gerçekleştirmektedirler. Siyasal ve toplumsal alanın da tıpkı ekonomik alan gibi burjuvazinin elinde olması bireyi aileden başlamak üzere biçimleyebilmektedir. Bu yüzden sosyalizmin gerçekleşebilmesi her şeyden önce kitlelerin burjuvazinin bu ideolojik basıncından arındırılmasını gerekli kılmaktadır. Bunun yolu da siyasetten kitlelerin siyasi alana çekilmesinden geçmektedir. ( Hükümet istifa gibi sloganların karşılığı tam da bu noktada işlev görür.) Sonuçta;sosyalizm belli bir bilimsel ve bütünlüklü bir anlama sahiptir. Bu anlam tam olarak anlaşılmadan ve içselleştirilmeden bu konularda herhangi bir tartışmayı sağlıklı sürdürebilmek pek de olanaklı değildir.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
VforVendetta
[ VforVendetta ]

Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 10.11.2013
İleti Sayısı: 67
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: VforVendetta
Cevap Tarihi: 09.03.2014- 20:24


Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Sosyalizmde ifade özgürlüğü konusuna gelmeden önce, yine hatırlamak durumunda olduğumuz bazı konular var. Yukardaki yorumda değinmeye çalışmıştım, ''sosyalizmde ifade özgürlüğü'' konusu sosyalizmin ne olduğuyla da doğrudan ilişkili. Eğer sosyalizmi ''herkese demokrasi'' gibi bir sistem sanıyorsanız, bu konuyu anlayabilmek mümkün değildir. İşin özü, püf noktası da burada yatıyor. Onun için sosyalizmle doğrudan ilişkili konuların tartışılması sosyalistlerle farklı bir zeminde tartışılır, sosyalist olmayanlarla veya sosyalizmi farklı bir ''düşünce-ideoloji'' olduğunu sananlarla farklı bir zeminde... Bu yüzden, bu türden tartışmalarda kişinin ''solcuyum'', ''sosyalistim'' demesi yeterli olmuyor. 'Hatırlamak zorunda olduğumuz bazı konular'' da bu noktada önem kazanıyor.

Sosyalist ideoloji kapitalist toplumda iki temel sınıf olduğunu söyler. Burjuvazi ve proletarya. Sermaye sınıfı ve işçi sınıfı. Özel mülkiyet sahipleri ( üretim araçları sahipleri) ve yaşamını sürdürebilmek için emeğinden başka bir şeyi olmayanlar. Sosyalist devrim ikincilerin iktidarı öncü partileriyle almasıdır. Siyasal devrim dediğimiz olgu da budur. Amaç, sosyalizmi kurmak ve sınıfsız toplum ( komünizm) sürecinde yol almaktır. ( Hatırlamak zorunda olduğumuz konu aşağı yukarı bu.) Şimdi bu süreçte birincinin (yani burjuvazinin) hiç bir hak ve özgürlüğü yoktur. Yani sosyalist sistemde ''herkse demokrasi'' yoktur. Örgütlenme ve ifade özgürlüğü de yoktur. Buraları geçelim. Ama bu durum, Metin Çulhaoğlu'nun anlattığı konularla ilgili değildir. Çulhaoğlu'nu söylediği anlamda ifade özgürlüğünün bunlarla da ilgisi yoktur.

( Çıkmam gerek, sonra devam ederiz.)





Kapitalist toplumda 2 temel sınıftan bahsettiniz. Türkçe bir terminolojiyi tercih ediyor buna işçi ve işveren sınıfı diyorum. Peki kapitalist toplumda bu ikisinin arasında kalan kesimlerin durumu ne olacak?Mesela bir avukat,mali müşavir, mimar kendi sermayesi ile (ki buna entellektüel sermaye de dahil) bir büro açtığında ve yanında çalışanları olduğunda hem işveren hemde işçi özellikleri gösterir. Bu durumda bu insanların durumu nasıl açıklanır? Konuyu biraz daha genişletirsek hisseleri halka arz edilen bir şirkette, şirket çalışanları veya dışarıda ücretli geçinen bir emekçi bu şirketin bir kısım hisselerini aldığında emekçi olmakla beraber aynı zamanda sermayedar olmuş olmuyor mu?Başka bir örnek olarak bir ressamı ele alalım. Kendi emeği ile ürettiği tablolar aynı zamanda onun sermayesidir ki piyasada tabloları iyi satış yaparsa o da normal bir işçinin   çok üzerinde bir gelir edecek ve kendisini bir anda burjuva sınıfının içinde bulacaktır. Diğer zanaatkarlar, sanatçılar, müzisyenler, esnaflar için de aynı durum söz konusu. Mesleği olan ve bir şirkette kariyer yapmış kişiler veya biraz birikimi olup girişimci olanları burjuva sınıfına dahil ettiğinizde sanki ortada kol emeği ile geçinenler dışında pek bir kesim kalmıyor. Hizmet sektöründe çalışanların marksizmdeki rolü nedir, o da net değil. Dolayısı ile işçi-işveren ve ara sınıflar arasındaki geçişkenlik ve ülkeler arasındaki zenginlik farkları dünyadaki işçilerin birliğine nasıl gidecek, merak ettiğim en önemli sorunsal bu noktada.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
toplumcu
[ devrimci ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 03.10.2013
İleti Sayısı: 355
Konum: Tekirdağ
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: toplumcu
Cevap Tarihi: 09.03.2014- 21:42


Sermayesini ortaya koymasına rağmen işini sürdürmek için emeğini de ortaya koyuyorsa küçük burjuvadır. Sınıfsal çıkarı her iki yöndedir. İşini geliştirir ve kendi emeğini ortaya koymadan geçimini sağlar duruma gelirse burjuva sınıfına geçiş yapacaktır, işleri kötü gider ve batarsa bu kez işçi sınıfının bir üyesi haline gelecektir.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
VforVendetta
[ VforVendetta ]

Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 10.11.2013
İleti Sayısı: 67
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: VforVendetta
Cevap Tarihi: 10.03.2014- 00:14


Alıntı Çizelgesi: toplumcu yazmış

Sermayesini ortaya koymasına rağmen işini sürdürmek için emeğini de ortaya koyuyorsa küçük burjuvadır. Sınıfsal çıkarı her iki yöndedir. İşini geliştirir ve kendi emeğini ortaya koymadan geçimini sağlar duruma gelirse burjuva sınıfına geçiş yapacaktır, işleri kötü gider ve batarsa bu kez işçi sınıfının bir üyesi haline gelecektir.



Peki profesyonel bir futbolcuyu ele alalim. Futbolcu Emekci midir yoksa lisansini kulube kiralayan sermayedar midir?



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
VforVendetta
[ VforVendetta ]

Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 10.11.2013
İleti Sayısı: 67
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: VforVendetta
Cevap Tarihi: 10.03.2014- 00:59


Alıntı Çizelgesi: melnur yazmış

Konu açılmışken bir konuya daha değinmek gerekiyor. Önce şunun altını bir kez daha çizmek gerekiyor: Sosyalizmin bilimsel bir karşılığı ve anlamı vardır. Tıpkı evrim kavramının olduğu gibi. Nasıl ki, evrim veya benzeri kavramları kafamıza göre anlamlandıramıyorsak ve böyle bir tutum aldığımızda bunun yanlış olduğunu söylüyorsak sosyalizm için de geçerlidir bu durum. Bir örnek; '' ben evrimi savunuyorum ama evrim bana göre her canlı türünün kendi türü içindeki ufak tefek değişimleridir'' şeklindeki bir açıklamanın bilimsel bir anlamı olabilir mi? Bu cümleyi kuran bir kişi kendine istediği kadar ''evrimciyim'' desin, doğru değildir ve o kişi gerçekte evrim karşıtıdır. Aynı şekilde ''ben sosyalistim ama özel mülkiyete karşı değilim'' şeklinde bir açıklama doğru sayılabilir mi? Ya da ''ben sosyalistim ama proleter diktatörlüğe inanmıyorum'' şeklinde bir ifadeyi sosyalist ideolojiye uygun sayabilmek mümkün mü? Böyle bir kişiye sosyalist ya da komünist denilebilir mi?
savunmak da bilimsel sosyalizme aykırıdır. Böyle bir düşünceyi, böyle bir tezi de bilimsel sosyalizmle ilişkilendirmek mümkün değildir. Yine aynı forumlarda, siyasal devrim, işçi sınıfının öncülüğü, proleter diktatörlük de tamamen ya da kısmen reddedilmekte, bu yönde görüşler ileri sürülmekte ve bunlar da sosyalizm ve hatta Marks,n Engels ve Lenin adına savunulmaktadır. Bu tür görüşlerin de sosyalizmle, sosyalist ideolojiyle bir ilgisi olamaz. Ne yazık ki, bu sözde sol sosyalist forumlar bu tür anti-sosyalist görüşleri sosyalizm adına yaygınlaştırıyor, böyle bir işlev görüyorlar.
e içselleştirilmeden bu konularda herhangi bir tartışmayı sağlıklı sürdürebilmek pek de olanaklı değildir.



Évrim konusuna deginmissiniz. Evrim teorisi her canlinin dogal secilim yoluyla olustugunu, rekabet ile ustun ozelliklerini ön plana   cikarip ortama en iyi adepte olan canlının genlerini sonraki nesillere aktarabildigini anlatır. Sanırım bu noktada hemfikiriz. Bu hayatta kalma, rekabet, güçlünün gucsuzu ezerek var olması bana kapitalizmi ve üst modeli emperyalizmi çağrıştırıyor sosyalizmden ziyade. Oysa merkezi planlanlamada rastlantıya, rekabete yer olamaz. Eğer insan maymunla ortak atadan geldiyse ve insan ayrı bir canlı olmayıp hayvanlar aleminin bir alt turu ise evrim teorisi pekala kapitalizm ile cok uyumludur sonucu çıkıyor. Bu konudaki görüşünüzü merak ediyorum.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
melnur
[ Gelenek ]
Kurucu
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 02.08.2013
İleti Sayısı: 11.006
Konum: İstanbul
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder

50 kere teşekkür edildi.
36 kere teşekkür etti.
Cevap Yazan: melnur
Cevap Tarihi: 10.03.2014- 18:37


Alıntı Çizelgesi: VforVendetta yazmış


Kapitalist toplumda 2 temel sınıftan bahsettiniz. Türkçe bir terminolojiyi tercih ediyor buna işçi ve işveren sınıfı diyorum. Peki kapitalist toplumda bu ikisinin arasında kalan kesimlerin durumu ne olacak?Mesela bir avukat,mali müşavir, mimar kendi sermayesi ile (ki buna entellektüel sermaye de dahil) bir büro açtığında ve yanında çalışanları olduğunda hem işveren hemde işçi özellikleri gösterir. Bu durumda bu insanların durumu nasıl açıklanır? Konuyu biraz daha genişletirsek hisseleri halka arz edilen bir şirkette, şirket çalışanları veya dışarıda ücretli geçinen bir emekçi bu şirketin bir kısım hisselerini aldığında emekçi olmakla beraber aynı zamanda sermayedar olmuş olmuyor mu?Başka bir örnek olarak bir ressamı ele alalım. Kendi emeği ile ürettiği tablolar aynı zamanda onun sermayesidir ki piyasada tabloları iyi satış yaparsa o da normal bir işçinin   çok üzerinde bir gelir edecek ve kendisini bir anda burjuva sınıfının içinde bulacaktır. Diğer zanaatkarlar, sanatçılar, müzisyenler, esnaflar için de aynı durum söz konusu. Mesleği olan ve bir şirkette kariyer yapmış kişiler veya biraz birikimi olup girişimci olanları burjuva sınıfına dahil ettiğinizde sanki ortada kol emeği ile geçinenler dışında pek bir kesim kalmıyor. Hizmet sektöründe çalışanların marksizmdeki rolü nedir, o da net değil. Dolayısı ile işçi-işveren ve ara sınıflar arasındaki geçişkenlik ve ülkeler arasındaki zenginlik farkları dünyadaki işçilerin birliğine nasıl gidecek, merak ettiğim en önemli sorunsal bu noktada.




[quote] Peki profesyonel bir futbolcuyu ele alalim. Futbolcu Emekci midir yoksa lisansini kulube kiralayan sermayedar midir?  




Alıntı Çizelgesi: kim yazmış
alıntı yapılacak metin




[quote] Évrim konusuna deginmissiniz. Evrim teorisi her canlinin dogal secilim yoluyla olustugunu, rekabet ile ustun ozelliklerini ön plana   cikarip ortama en iyi adepte olan canlının genlerini sonraki nesillere aktarabildigini anlatır. Sanırım bu noktada hemfikiriz. Bu hayatta kalma, rekabet, güçlünün gucsuzu ezerek var olması bana kapitalizmi ve üst modeli emperyalizmi çağrıştırıyor sosyalizmden ziyade. Oysa merkezi planlanlamada rastlantıya, rekabete yer olamaz. Eğer insan maymunla ortak atadan geldiyse ve insan ayrı bir canlı olmayıp hayvanlar aleminin bir alt turu ise evrim teorisi pekala kapitalizm ile cok uyumludur sonucu çıkıyor. Bu konudaki görüşünüzü merak ediyorum.  


Konuya kendinizi ''demokrat sosyalist'' olarak niteleyerek girdiniz. Bize bu konularda açıklama yapar mısınız? Sorduğunuz soruların sosyalizmle çok da bağdaşır bir yanı olduğunu düşünmüyorum. Açıklama yaparsanız, en azından ben de sizdeki sosyalizm algısının ne oduğunu anlamış olurum.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
tekyoldevrim
[ .... ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 17.12.2013
İleti Sayısı: 212
Konum: Gizli
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: tekyoldevrim
Cevap Tarihi: 10.03.2014- 20:29


Sosyalizmin demokratik muhtevaya kavuşturulması gerekiyor. Reel sosyalizmin bürokratik merkezci yapısı mutlaka demokratikleştirilmelidir. Kapitalizm altında nasıl ki, her siyasetin   hak ve hukuku gözetiliyorsa benzer sistem sosyalizm altında da gerçekleştirilmelidir. Demokratik sosyalizm budur.



Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 4 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2]   3   4   >   son» 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Eskişehir'de sosyalislerden ortak eylem: Gericiliğe ve faşizme karşı laikliği ve özgürlüğü savunuyoruz... melnur 0 777 25.05.2022- 01:07
Konu Klasör Bilal Erdoğan ifade vermeye gitmedi ilkay 2 5200 02.01.2014- 20:45
Konu Klasör Sosyalist devrimin güncelliği ne ifade eder? melnur 0 3819 29.12.2016- 06:43
Konu Klasör Sosyalizmde çok parti mi? melnur 7 3967 04.08.2021- 02:31
Konu Klasör Sosyalizmde temas yüzeyleri... melnur 0 2067 05.05.2020- 09:34
Etiketler   Sosyalizmde,   ifade,   özgürlüğü
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS