SolPaylaşım  
Ana Sayfa  |  Yönetim Paneli  |  Üyeler  |  Giriş  |  Kayıt
 
OTURUYORSAN KALK; AYAKTAYSAN YÜRÜ; YÜRÜYORSAN KOŞ!
Yurt ve dünya sorunlarına soldan bakan dostlar HOŞGELDİNİZ .Foruma etkin katılım yapabilmeniz için KAYIT olmalısınız.
Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 10 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2]   3   4   5   6   7   >   son» 
Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
denizcan
[ devrimci ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 24.12.2013
İleti Sayısı: 2.431
Konum: Trabzon
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: denizcan
Cevap Tarihi: 10.12.2014- 13:13


Bilaloğulları’nın resmi dili: Amerikan Türkçesi-Erkan Baş  

Üniversite yıllarında “Osmanlı Bilim Tarihi Metinleri” dersi vesilesiyle Osmanlı Türkçesi öğrenmiştim. Benim için pek keyifli olmayan bu öğrenme sürecini biraz olsun keyifli hale getirmek için Osmanlı’nın son döneminde az da olsa örneği bulunan kimi Marksist yayınları ve TKP tarihine dair kimi belgeleri bulup okumaya çalışmak gibi bir yol gelmişti aklıma. İtiraf edeyim, belediye otobüslerinde eski harfli sosyalist yazını okurken, her halinden gericilik akan kimi tiplerin, elimdeki fotokopilere bakıp bakıp mutlu olmalarıyla epey eğlenmişliğim de vardır.

Bunları yazma nedenim şu, Osmanlıca ile ilgili süren tartışmalar gerçekten tarihe dair olsa hiç önemsemezdim. Açık söyleyeyim, Türkiye’de yükseköğrenim düzeyinde, örneğin, tarih eğitimi alıp Osmanlıca okuyamamak kabul edilemez.

Fakat bugün tartışma konusu olan Osmanlıca meselesi uzmanlaşma veya geçmişin bilgisine ulaşma meselesi değil. Tartışma bugüne ve geleceğe dairdir, en başa bu yazılmalı.

DİL VE DÜŞÜNCE

Dil ve düşünce ilişkisi, üzerine çok sayıda inceleme yapılan, üzerine konuşulması, okunması, tartışılması en zevkli alanlardan birisi.

Her insan ait olduğu toplumun diline, dolayısıyla da anlamlar dünyasına doğuyor. İnsan iletişiminin en temel unsurlarından birisi olarak tanımlanan dil, anlam üretme ve üretilen anlamları aktarımda kullanılan temel araçlardan birisi. Belki de bu nedenle toplumsal değişimin en duyarlı alanlarından biri olarak kabul ediliyor ve özellikle siyasal bilinçlenme açısından önemi genel kabul görüyor.

Tam da bu nedenlerden dolayı, dil sınıf mücadelesinin önemli alanlarından birisidir.

Basit bir örnekle devam edelim. Örneğin “işveren” sözcüğünün çok önemli bir işlevi var. Özellikle sendikal çevrelerde çokça kullanılmasıyla, kullanan sendikal çevrelerin çoğunun temel misyonlarından birisinin “iş barışını sağlamak” olması arasında kuvvetli bir ilişki var.

Patronu daha çok para kazansın diye emeğini, yaşamının bir bölümünü ve yetmediğinde ömrünü veren işçilerden söz ediyoruz. Aynı işçiler, patron veya sermayedar yerine “işveren” sözcüğüyle düşünmeye başladığında, kendisine iş verdiği için patronuna saygı duyması gerektiğini de öğrenmiş, en azından öğrenmeye davet edilmiş oluyor!

SİYASET VE DİL

Önemli dilbilimcilerimizden Feyza Hepçilingirler, Türkçe’ninyakın dönem tarihsel seyrine dair güzel bir özet yapmıştı. Hatırladığım kadarıyla aktarmaya çalışacağım. (1)

Osmanlıların Osmanlıca konuşmasından doğal bir şey yoktur, zira Türklük onlar için aşağılık bir durumdu. Türklerin diliyle bilim, sanat yapılamayacağını şiirin ise kesinlikle yazılamayacağına inanıyorlardı. Osmanlılar Batı’ya açılıp Fransa’ya ulaştıklarında, örneğin Paris’te görüp getirmek istediklerini ancak Fransızca ile birlikte taşıyabileceklerini düşünmüş olmalılar ki, dönemin aydınlarının dilinde bunun yansımalarının olduğunu biliyoruz. Fransız Devrimi’nin etkilerinden birisi de ulusçuluk tezine paralel biçimde Türkçe’nin keşfi oldu. Bu yüzden de Osmanlı’dan ve Osmanlıca’dan kurtuluşun eş zamanlı olması tesadüf değil. Türk Dil Kurumu'nun kuruluşu, Cumhuriyet’in ilk yıllarına denk gelir. Kısa bir süre sonra uydurulan “Güneş Dil Teorisi” bu dönemin ürünüdür ve bunun birkaç yıl sonra ülke siyasetinde de etkilerini gördüğümüzü eklemek gerekiyor.

Ardından Adnan Menderes ile birlikte “Küçük Amerika” devri başlar. Bu, dilde İngilizce’nin hakimiyetinin arttığı dönemdir. Ardından gelen yıllarda her mahallede milyoner hedefine ulaşılamasa da her caddede İngilizce isimli dükkanların açıldığını, özellikle Özallı yıllarda artık kimi büyük caddelerdeki tabelalarda Türkçe’nin izinin görülmediğini hatırlıyoruz.

OSMANLICA: AMERİKAN TÜRKÇESİ

Uzatmayalım, bugün Osmanlıca’nın gündeme gelmesi kısaca değindiğimiz ve mutlaka daha ayrıntılı incelenmesi gereken bu sürecin yeni bir halkasıdır.

Yeri gelmişken söyleyeyim: Osmanlıca ile “Eski Türkçe”nin birbirinin yerine kullanılmaması gerekir. Osmanlıca, Türkçe ile bilim ve sanat yapılamaz diyen saray çevresinin Arapça ve Farsça ile Türkçe’yi karıştırarak kullanmalarıyla oluşan bir saray dilidir. Halkın günlük yaşamda kullandığı dile göre çok daha karışıktır. Bilim, siyaset ve edebiyatta bir azınlığın egemenlik kurmasına da vesile olmuştur.

Öte yandan halk doğal olarak Türkçe konuşuyordu ve örneğin çok daha eskilerde yaşamış olan Yunus Emre (13. Yüzyıl), Köroğlu (16. Yüzyıl), Dadaloğlu (18-19.Yüzyıl) gibi halkın içinde yaşayan ozanlarımızın yazdıklarının kolayca anlaşılmasının nedeni budur.

Bugün AKP döneminde yaşanan siyasal dönüşümün tamamlayıcı unsuru olarak yeni bir saray dili inşa edilmeye çalışıldığını söyleyebiliriz. Hatta daha açıklayıcı olması için, gündeme gelen bu Osmanlıca denilen dil için de Amerikan Türkçesi diyebiliriz.

BİLALOĞULLARI İMPARATORLUĞU 1 YAŞINDA!

AKP Türkiye’yi sermayenin ve emperyalizmin ihtiyaçlarına uygun olarak dönüştürmeye devam ediyor. Türkiye, özel olarak emeği ile yaşayan milyonlar için bir cehenneme dönüşürken toplumsal siyasal hayatın bir bütün olarak dinci gerici baskı altına alınması tesadüf değil.

Son Osmanlıca öğrenimi dayatması da bunun önemli örneklerinden birisidir. Tüm okulların imam-hatipleştirilmeye çalışıldığı, karma eğitimin tartışıldığı ve kaldırılmak istendiği, zorunlu din derslerinin yaygınlaştırıldığı bir dönemde olduğumuz verileriyle birlikte düşünülmeli.

Örneğin, yoksulluk ve hatta açlık sınırının altında maaş almaya mahkum edilip   iş cinayetlerinde öldürülen 15 bin işçi kardeşimizle birlikte düşünülmeli.

Ve elbette 17-25 Aralık günleri arasında   birinci sene-i devriyesini idrak edeceğimiz Bilaloğulları İmparatorluğunun ilanı anlamına da gelen hırsızlık ve yolsuzluk haftasıyla birlikte...



(1) Bu yazıyı da karışık bir zaman diliminde ve yollarda yazmak durumunda kaldım. Bu nedenle özür dileyerek ve elimde kitap olmadığı için kaynak aktaramadan ve aklımda kaldığı kadarıyla yazmaya çalışacağım.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 10.12.2014- 15:27


Alıntı Çizelgesi: Kaçak yazmış

Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

AKP'nin kültür devrimini destekliyorsunuz, anladığım kadarıyla!



benim neyi desteklediğimi tanımlamadan önce ne dediğimi anlamaya çalışman gerekiyor. yazdığım önermeleri alıp eleştirmelisin. sonu olarak bunların neyi desteklemek olduğuna dâir bir tanı koyabilirsin.

sense pek çok günümüz fikir fakiri gibi tek cümlelik sonuçları yeterli görüyorsun.

"akp'nin kültür devrimi" ne demektir? osmanlı türkçesi konusu ile nasıl bir ilişki kurdun? sen bu konuda ne düşünüyorsun? yani bundan yüz yıl önce konuşulan türkçeyi günümüz gençliğinin öğrenmesi konusunda...

imâlı bir cümle ve o kadar... bunun adı "tartışma" oluyor. bak "tartışma"... yani münazara vardı, münakaşa vardı, tartışma vardı, şimdi hepsine "tartışma" deniliyor. bu iyi bir şey mi? bu "kültürlü" bir şey mi?

kendi dilinin bundan yüz yıl önceki hâlini başka bir dil gibi gören cahil bir toplum olmak iyi mi, kültürlülük işareti mi?..

bak, kaç kelime kullandım ve kaç cümle. sense tek bir cümleyle ne kadar az ve "öz" yazmışsın! :)




Siz ne anlatmaya çalışıyorsunuz, yazmaya çalıştıklarınızla, şu konunun ne ilgisi var, farkında mısınız? İktidarın her sözünü savunmaya çalışan dinci liberallerden bir fakınız yok. Konu Osmanlıcanın ne olduğu yararlı olup olmadığı mı? Hükümet bunun için mi '' Osmanlıca zorunlu ders olacak'' diyor, böyle mi anladınız? Böyle anladığınız belli olduğu için, hangi Türkiye'de yaşadığınızı soruyorum. Böyle anladığınız için AKP'nin kültür devrimini mi sanıyorsunuz diyorum. Ya anlamamışsınız, ya anlamazlıktan geliyorsunuz.

Konu siyasal bir konu. Osmanlıcanın yararlı olup olmadığı değil. Bu gerici hükümet Türkiye'de aydınlanma ve çağdaşlık adına ne varsa yok etmeye çalışıyor. İlkokullara din dersi konusu da bunun için, Osmanlıcası da bunun için, kız ve erkek çocukların ayrı binalarda eğitim görmesini gündeme getirmeleri de bunun için. Siz hala ''new Turkey''e geçtiğimizi farzedin. Gördüğün gibi çok kelime ve cümle kullandım. Üstelik size yararı olmayacağını bile bile.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Kaçak
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Kaçak
Cevap Tarihi: 10.12.2014- 16:57


Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış

Konu siyasal bir konu. Osmanlıcanın yararlı olup olmadığı değil. Bu gerici hükümet Türkiye'de aydınlanma ve çağdaşlık adına ne varsa yok etmeye çalışıyor. İlkokullara din dersi konusu da bunun için, Osmanlıcası da bunun için, kız ve erkek çocukların ayrı binalarda eğitim görmesini gündeme getirmeleri de bunun için. Siz hala ''new Turkey''e geçtiğimizi farzedin. Gördüğün gibi çok kelime ve cümle kullandım. Üstelik size yararı olmayacağını bile bile.



çok kelime ve çok cümle olması ölçü değil, içinin de dolu olması gerekir. benim demek istediğimi doğru anlamaya çalış.

konunun siyasî kısmına değinmiştim. o kısımları eleştirdim zaten. ayrıca zorla din dersini ve osmanlı türkçesinin müfredatta uygun biçimde verilmeyeceğini de belirtmiş olsam gerek. bunları okumadın mı ki beni "akp'nin kültür devrimine destek vermekle" eleştiriyorsun? okuma yazma alışkanlığı yok, okuduğunu anlama alışkanlığı hiç yok.

bu şekilde anlamadan, etmeden yüzlerce cümle kursan da boş.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 10.12.2014- 20:22


okullara zorla din dersi olmaz. mutlaka seçmeli olmalıdır. genel din kültürü olacaksa da bu ifadeye uygun şekilde düzenlenmelidir müfredat. ama ideolojik yaklaşanların buna niyeti yok tabii.

öte yandan okullarda, yanlışlıkla "osmanlıca" denen, ama aslında "osmanlı türkçesi" denmesi gereken ders olmalıdır. bu gayet güzel olur. ama bunu da kendilerince, dersin içine ederek yaparlarsa olmaz. burada amaç, yeni kuşakların kendi geçmişlerine ait olan ve atalarının konuştuğu o zamanki türkçeyi öğrenmek ve o dilde yazılmış bazı eserleri okuyabilmesini sağlamak olmalıdır.

bugün toplumda çok basit ve sığ kutuplaşmalar var. hâlâ osmanlıca=arapça diyen yarı cahiller var. hâlâ muhayyilesinde karmaşık ve zor metinleri canlandıranlar var. oysa osmanlı dönemi türkçesi bugün de ufak bir çabayla anlaşılacak kadar basittir.

zamanında kendi geçmişimizle bu kadar sert bir kopuş yaşatılmadan da latin alfabesine geçebilirdik. o zamanki hata artık düzeltilmelidir.

kendi tarihine ve diline bu kadar yabancı bir topluma sahip olma ayıbından kurtulmalıyız.


Bu mu sizin siyasi değerlendirmeniz:) Hani nerede AKP gericiliği burada, hani nerede AKP'nin halk düşmanlığı? İyi ki siyasi değerlendirme yaptınız, ya yapmasaydınız ne olacaktı? Abdulkadir Selvi ile mi yarışıyorsunuz?



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Kaçak
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Kaçak
Cevap Tarihi: 11.12.2014- 10:20


Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış


Bu mu sizin siyasi değerlendirmeniz:) Hani nerede AKP gericiliği burada, hani nerede AKP'nin halk düşmanlığı? İyi ki siyasi değerlendirme yaptınız, ya yapmasaydınız ne olacaktı? Abdulkadir Selvi ile mi yarışıyorsunuz?




haa, pardon, haklısın.. hemen düzeltiyorum...

akp gericiliği halkımızı ortaçağ karanlığına geri götürmek için var gücüyle çalışıyor ve ülkedeki bütün kurumları bozup tahip ediyor. bu kapsamda akp diktatörlüğü, bu halk düşmanı politikalarıyla ülkeyi her geçen gün daha fazla faşizmin bataklığına sürüklüyor. Bu gerici hükümet Türkiye'de aydınlanma ve çağdaşlık adına ne varsa yok etmeye çalışıyor.

oldu mu?.. istersen okurken enerji içeceği iç. daha etkili olur. :)

yalnız, kopya çektiğimi itiraf edeyim. bazı ifadeleri senden aşırdım. son cümlenin de tamamı sana ait. ancak şu konu kafama takılmadı değil:

"Bu gerici hükümet Türkiye'de aydınlanma ve çağdaşlık adına ne varsa yok etmeye çalışıyor." demişsin ya... bunu okurken aklıma elimde olmadan sizlerin pyd'ye karşı ışid'i desteklediğiniz bilgisi geliyor. bu durumda kafam karışıyor. dışarıda ve yanı başımızda ışid'in kobani'yi ele geçirmesini istemek, içeride ise aydınlanmayı ve çağdaşlığı savunmak ne komik bir çelişkidir abbas?!?!   :d



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 11.12.2014- 13:53


Alıntı Çizelgesi: Kaçak yazmış

Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış


Bu mu sizin siyasi değerlendirmeniz:) Hani nerede AKP gericiliği burada, hani nerede AKP'nin halk düşmanlığı? İyi ki siyasi değerlendirme yaptınız, ya yapmasaydınız ne olacaktı? Abdulkadir Selvi ile mi yarışıyorsunuz?




haa, pardon, haklısın.. hemen düzeltiyorum...

akp gericiliği halkımızı ortaçağ karanlığına geri götürmek için var gücüyle çalışıyor ve ülkedeki bütün kurumları bozup tahip ediyor. bu kapsamda akp diktatörlüğü, bu halk düşmanı politikalarıyla ülkeyi her geçen gün daha fazla faşizmin bataklığına sürüklüyor. Bu gerici hükümet Türkiye'de aydınlanma ve çağdaşlık adına ne varsa yok etmeye çalışıyor.

oldu mu?.. istersen okurken enerji içeceği iç. daha etkili olur. :)

yalnız, kopya çektiğimi itiraf edeyim. bazı ifadeleri senden aşırdım. son cümlenin de tamamı sana ait. ancak şu konu kafama takılmadı değil:

"Bu gerici hükümet Türkiye'de aydınlanma ve çağdaşlık adına ne varsa yok etmeye çalışıyor." demişsin ya... bunu okurken aklıma elimde olmadan sizlerin pyd'ye karşı ışid'i desteklediğiniz bilgisi geliyor. bu durumda kafam karışıyor. dışarıda ve yanı başımızda ışid'in kobani'yi ele geçirmesini istemek, içeride ise aydınlanmayı ve çağdaşlığı savunmak ne komik bir çelişkidir abbas?!?!   :d




Buradaki konuya cevap vererek IŞİD konusuna dönseydin, yazdığının bir anlamı olurdu. Yaptığın yorumun siyasal bir yanı olmadığını kendin de fark ettin, konudan kaçmak için başka bir konuyu ortaya attın. Olsun yine cevap vereyim, madem sizinle tartışmayı göze aldık, bu saçmalıklara da katlanacağız!

IŞİD'ı siyaseti nedeniyle savunmadığımı söylememe gerek yok. IŞİD gibi bir örgütü ABD'nin ve batının orta   vadede orada tutmayacakları da gerçek. Kürt hareketinin durumu ise böyle değil. Kürt hareketi Kobane'de yense de yenilmese de o topraklarda kalıcı. Yengisi ayrılıkçı kürt hareketinin Türkiye'de de   güçlenmesi demek. Bu tartışmada savunulan konu IŞİD veya kürt hareketinin hangisinin seküler veya dinci olup olmadığı değil.

Tartıştığımız konu ise çok farklı. AKP gericiliğine destek anlamına gelen sözlerine karşı çıkıyorum. Siz ise AKP'nin Osmanlıcasına gericileştirme planının bir parçası şeklinde bakmıyorsunuz. Açıklamanız gereken konu bu, verdiğiniz örmekle hiç benzer yanı yok. AKP var gücüyle devleti gerici bir devlet, kendisini de o devletin sahibi haline getiriyor. Siz bunu göremiyorsunuz, ''Osmanlıca iyidir, öğrenilmedir'' diyerek konuyu başka bir yere taşıyor, AKP'ye destek çıkıyorsunuz!



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
Kaçak
[ ]
Üye Silindi
Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi:
İleti Sayısı: 0
Konum: Gizli
Durum: üye silinmiş
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: Kaçak
Cevap Tarihi: 11.12.2014- 15:28


Alıntı Çizelgesi: abbas yazmış
IŞİD'ı siyaseti nedeniyle savunmadığımı söylememe gerek yok. IŞİD gibi bir örgütü ABD'nin ve batının orta   vadede orada tutmayacakları da gerçek. Kürt hareketinin durumu ise böyle değil. Kürt hareketi Kobane'de yense de yenilmese de o topraklarda kalıcı. Yengisi ayrılıkçı kürt hareketinin Türkiye'de de   güçlenmesi demek. Bu tartışmada savunulan konu IŞİD veya kürt hareketinin hangisinin seküler veya dinci olup olmadığı değil.

Tartıştığımız konu ise çok farklı. AKP gericiliğine destek anlamına gelen sözlerine karşı çıkıyorum. Siz ise AKP'nin Osmanlıcasına gericileştirme planının bir parçası şeklinde bakmıyorsunuz. Açıklamanız gereken konu bu, verdiğiniz örmekle hiç benzer yanı yok. AKP var gücüyle devleti gerici bir devlet, kendisini de o devletin sahibi haline getiriyor. Siz bunu göremiyorsunuz, ''Osmanlıca iyidir, öğrenilmedir'' diyerek konuyu başka bir yere taşıyor, AKP'ye destek çıkıyorsunuz!



evet, sanırım ben siyasetten senin kadar anlamıyorum. eğer anlasaydım, kendi savunduklarımı kanıtlamak isterken, onları çürüten gerekçeler bulmanın siyasî faydası konusunda bir fikir sahibi olurdum. oysa bunu anlamıyorum.

sense siyasetten anladığın için olsa gerek, bunu sürekli yapıyorsun. kendi önermelerini savunmak isterken aslında onları çürüten, boşlukta bırakan argümanlar sıralıyorsun. şimdi de öyle yaptın.

bunu sana, senin ifadelerinle göstereyim. senden aşırdığım ifadeleri sana karşı kullanacağım yine, kusura bakma.

evet, ışid geçici, pyd ve kürdler ise kalıcı. yine evet, pyd kobani'yi tutar ve kazanırsa daha da güçlenecek. bu da evet, türkiye'deki pkk'nin de güçlenmesi anlamına geliyor.

yine, bir kez daha evet, konu ışid'in mi yoksa pyd'nin mi seküler olduğu değil. onu teslim ediyorsunuz, şükür!..

peki madem öyle, madem konuya laiklik, sekülerizm, çağdaşlık, cumhuriyetin değerleri, kazanımları vb açısından değil de türkiye'nin devlet çıkarları açısından bakıyorsunuz, yani yüce ve anlamlı ilkeleri değil, politik-askerî, stratejik çıkarları savunma bağlamında yaklaşıyorsunuz, o halde neden karşı çıktığınız politik iktidara karşı sürekli bunları temcid pilavı gibi sıralıyorsunuz ve mesela "Bu gerici hükümet Türkiye'de aydınlanma ve çağdaşlık adına ne varsa yok etmeye çalışıyor." diyorsunuz?

madem aydınlanma ve çağdaşlık bahane, madem iktidara vurmak şahane, neden açık ve net olmuyorsunuz, dürüstçe tavrınızı sergilemiyorsunuz?

bu iktidara siz, çağdaş ve laik olmadığı için değil, sizin politik, stratejik ve taktik beklentilerinizle uyuşmadığı için vuruyorsunuz.

bunun sorunu şurada: siz yine o taktik vb çıkarlarınız için bu hükümete de yanaşmaya başladınız.

perinçek'in ve ip'in politik manevraları meşhurdur da, bu kadarını ben aslında tahmin etmiştim ve bu forumda bunu belirtmiştim de, yine de onu farklı görmeye başlayanlarda bir hayalkırıklığına neden oldu bu.

gelelim tartıştığımız konuya. "Tartıştığımız konu ise çok farklı. AKP gericiliğine destek anlamına gelen sözlerine karşı çıkıyorum." işte yine başladı "akp gericiliği"... iyi ama siz ışid gericiliğine kalıcı değil nasılsa diye destek veriyorsunuz, burada neden "gericiliği" görüyorsunuz? burada da görmeyiverin. akp "orta ve uzun vadede" kalıcı mı yani? hem akp de pekala cemaate ve pkk'ye karşı konumlanmış durumda. kürd halkımızın yaşadığı bölgede akp erirse bundan pkk yararlanmaz mı? ona karşı o bölgede tabanı olan tek siyasî hareket akp değil mi? hatta bu yüzden seçimlerde seküler subay aileleri bile oylarını akp'ye vermiyorlar mı?

gelelim dedim ama gelemedim bu başlık altındaki asıl konumuza. ama maksadım sana çelişkinizi gösterebilmek. madem göze aldın, görmen gerek.

şimdi asıl konudayım. osmanlı türkçesinin öğretilmesi konusunu ideolojik tartışmaya kurban etmemek gerek. akp bunu hayata geçirecek diye, sırf akp karşıtlığı için bunu harcamamalı. bunu akp'den çok önce sol ve ilerici aydınlarımız ve bilim insanlarımız savunmuştur.

mesela yalın küçük, eski yazılarından beri osmanlı türkçesinin ve arapçayla farsçanın okullarda mecburî ders olarak öğretilmesini savunur. ilber ortaylı da bir tarihçi olarak osmanlı türkçesi dersinin verilmesinden yanadır. murat bardakçı da bu konuları iyi bilen bir gazeteci olarak bu görüşü savunur.

burada önemli nokta şu: osmanlı türkçesini doğru biçimde öğretmeye çalışmak gerekir. yani ağır ve zor metinleri değil, son yılların eserlerini öğrenecek ve okuyacak kadar bir bilgi yeterlidir. yazmayı zaten öğretmek daha zormuş ve bir de gramer öğretmeye kalkılmamalı deniliyor.

yoksa divan edebiyatını veya resmî yazışma dilini sökecek kadar zaten hem mümkün değil, hem de gerek yok. onu tarih ve edebiyat bölümlerinde veriyorlar zaten.

"AKP var gücüyle devleti gerici bir devlet, kendisini de o devletin sahibi haline getiriyor." demişsin. bu cümlen de büyük gaf ve eski iktidarlara haksızlık içeriyor. eskiden ilericiydi yani? oysa hep gericiydi ve hep halka karşı bir yapılanması vardı. ordusu da, jandarması da, polisi de bu yönde yapılandırılmıştı. hatta eski sovyet liderlerinden biri, bizim devlet yöneticilerinden birine, "sizin bu ordu çok kalabalık. kime karşı? bize karşıysa az, halka karşıysa çok!" demişti.

yani abbas'cığım, asıl sadede "bir bakıp çıkacağım" diyerek girip çıkmak olmaz. orda öyle, burada böyle olmaz. sadede gelmişken kal orda. kürd hareketine karşı ışid'i tutarken olduğun gibi, iç politikada da dürüst ol. açıkça söyle. öyle "cumhuriyet değerleri, aydınlanma" gibi romantik kelimeler etme. açıkça de ki, şu şu nedenle akp'nin her yaptığına karşı çıkacağız. iyi niyetli, saf, idealist insanları kandırmayın.

tabii ki akp'ye muhalefet etmek gerekir. tabii ki onun toplumu dinselleştirme ve muhafazakârlaştırma politikalarına karşı durmak gerekir. ama bunu, akp'nin her icraatına karşı bir anlayışla yapmak doğru değil. ben bir keresinde akp'nin sigara yasağına bile muhalefet eden solcular gördüm!

konumuz bağlamında söylüyorum; mesela ilkokul 1-2-3. sınıflarda din dersi verilmesi girişimlerine karşı çıkılmalı. mecburî din derslerine karşı çıkılmalı. asıl önemli ve asıl zarar verici başka politikalara karşı çıkılmalı. osmanlı türkçesi gibi bir konuda, daha "osmanlıca"yla rapça arasındaki farkı bile bilmeden, bu dilin kendi geçmişinin bir parçası olduğunu anlamadan, kendi diline üvey evlat muamelesi yapıp düşman görmüş gibi tepki gösteren şu sosyal medya korosuna bakın. "eğitim almak istemiyoruz" diye haykırıyorlar. istemedikleri de kendi dillerinin bundan 100 yıl önceki yazı dili ve kelimeleri...

o altını çizdiğim kısma da cevap verirsen sevinirim. arada kaynamasın.



Cvp:
Yazan Cevap içeriği
Üye Profili boşluk
abbas
[ emeğin gücü ]

Varsayılan Kullanıcı Resmi
Kayıt Tarihi: 21.12.2013
İleti Sayısı: 830
Konum: Ankara
Durum: Forumda Değil
İletişim E-Posta Gönder
| Özel ileti Gönder


Cevap Yazan: abbas
Cevap Tarihi: 11.12.2014- 20:38


Kaçak arkadaşım, bence yararlı bir tartışma oldu, ama bu kadar. Sizin solla bir ilginiz olmadığı belliydi, sizi liberal veya liberal solcu biri gibi   görüyordum ancak, yanılmışım. Siz medyada çok sık gördüğümüz AKP yandaşlarından farklı biri değilmişsiniz. Şu konuda bile AKP hak verecek bir özellik buldunuz ya, size ne diyeyim! Sizler var oldukça AKP daha çok torba yasa çıkartır. Siz de içlerinden birini bulur, ''bunun topluma yararı var'' diye anlatmaya başlarsanız! Forumların Abdulkadir Selvi'si olmaya adaysınız, bu söylediklerinizle!



Yeni Başlık  Cevap Yaz
 Toplam 10 Sayfa:   Sayfa:   «ilk   <   1   [2]   3   4   5   6   7   >   son» 



Forum Ana Sayfası

 


 Bu konuyu 1 kişi görüntülüyor:  1 Misafir, 0 Üye
 Bu konuyu görüntüleyen üye yok.
Konuyu Sosyal Ortamda Paylas
Benzer konular
Başlık Yazan Cevap Gösterim Son ileti
Konu Klasör Eylemciler konuştu: İlk talebimiz kabul edildi dayanışma 5 4162 01.04.2015- 19:13
Konu Klasör Polis her an vurabilir! Faşizm Yasaları kabul edildi dayanışma 5 3857 29.03.2015- 20:10
Konu Klasör Yeni-Osmanlıcılık ve Osmanlı'da feodal düzen... melnur 3 2155 13.08.2020- 08:20
Konu Klasör CHP'nin değişimi ve o canım ülkemiz... melnur 1 323 28.07.2023- 06:41
Konu Klasör AKP'nin iktidara gelmiş olmasından çok memnunum melnur 3 4867 13.01.2020- 08:00
Etiketler   Osmanlıcanın,   zorunlu,   ders,   olması,   kabul,   edildi
SOL PAYLAŞIM
Yasal Uyarı
Sitemiz Bir Paylasim Forum sitesidir Bu nedenle yazı, resim ve diğer materyaller sitemize kayıtlı üyelerimiz tarafından kontrol edilmeksizin eklenebilmektedir. Bu nedenden ötürü doğabilecek yasal sorumluluklar yazan kullanıcılara aittir. Sitemiz hak sahiplerinin şikayetleri doğrultusunda yazı ve materyalleri 48 Saat içerisinde sitemizden kaldırmaktadır.
Bildirimlerinizi info@solpaylasim.com adresine yollayabilirsiniz.
Forum Mobil RSS